Şibumi/Trevanian(Rodney William Whitaker)


Sayfa: 445
Çevirmen: Belkıs Çorakçı
Baskı Yılı: 2013(11. Baskı)

Herkese merhaba

Öncelikle Şibumi'yi okumaktan mutlu olduğumu yazmak istiyorum. Kaliteli bulduğum, kendi içinde bir felsefesi olan bir kitap. İlk 50 sayfada biraz sıkılabilirsiniz, karakterlerin bolluğu sebebiyle herşeyi kavramak biraz sürüyor ama hep bir heyecan olduğu da kesin. Kitap Ağacı ile ilk okuduğum kitap olması açısından da önemli Şibumi benim için. Bu kitabı okunacaklar listenize muhakkak ekleyin diyor ve konuya geçiyorum.

Nicholai isimli başkarakteri hayatın/insanların nasıl bir noktaya getirdiğini okuyoruz. Annesi Rus'tur ve Çin'e göçmüştür. Nickolai Alexandrovitch Hel, fiziksel güzelliğe sahip(erkek güzeli), Alman olan babasını hiç tanımamış bir çocuktur. Anne genlerinden gelen kimsede bulunmayan cam yeşili gözleriyle kendini hep belli etmiştir. Yaşını göstermeyen Nicholai evde özel olarak eğitilmiştir. Dadılarının dilleri olan Fransızca, Almanca, İngilizce, Çince ve Rusça'yı öğrenmiştir. Bu kadar dili bilmesi yaşadığı ülke karıştığında hayata tutunmasına ve daha sonraları başını derde sokmasına yol açacaktır. 

Kitapta karakterler o kadar güzel anlatılmış ki dolu dolu bir kitap okuduğunuzu anlıyorsunuz. Söylemeden geçemeyeceğim Go oyunu ile kitabı bütünleştirmeleri çok hoşuma gitti. Fazla bahsetmeden yazıyı sonlandıracağım çünkü karakterleri tek tek yazmaya kalksam altından kalkamam. Son olarak sakin bir zamanda dikkatinizi vererek okumanızı öneririm. Konuyu kavrayana kadar sıkılmanız çok normal ama bir noktadan sonra elinizden bırakamayacaksınız. Ne olursa olsun özgün ve kalıpların dışında bir kitap okumuş olacaksınız :)

ARKA KAPAK

İnanılmaz ölçüde karışık ve özgün bir roman kahramanı Nicholai Hel. Yarı Rus, yarı Alman asıllı koyu bir Amerikan düşmanı. Şanghay'da doğmuş, bir Japon generali tarafından büyütülmüş; bir Japon bilgesinden de "Go" oyunu öğrenmiş. Baskı dili dahil yedi dili ana dili gii konuşuyor. Plastik kartla ya da kurşun kalemle bir insanı rahatlıkla öldütebilecek ustalıkları da edinmiş. Üstün düzeydeki "yakın algılama" yeteneği yüzünden fotoğrafı bile çekilemeyen bu profesyonel terörist avcısı, terörcü, korkusuz, mağaracı, yenilmez savaşçı ve gerçek feylosof, günün birinde emekli olarak yaşadığı şatosundan çıkıyor; amansız ve acımasız bir dövüşe katılmak üzere...

0 yorum:

Yorum Gönder