Orjinal İsim: Hissiz
Yazar: Lemariz / Müjde Albayrak
Yayınevi: Postiga Yayınları
Sayfa: 528
Baskı Yılı: 2014
Herkese merhaba. Turun ilk yorumu için sabırsızlandığınızı biliyorum. O zaman fazla uzatmadan yoruma geçeyim :)
Alexander Romanov, 32 yaşında, rus kökenli bir aileden gelen, zengin, yakışıklı, yıkılmaz görüntüsü ve acımasızlığıyla ün salmış bir adam. Onu sevmeyen annesi tarafından takılan "Şeytan" lakabına uygun yaşamaya karar vermiş ve bu işte gayet başarılı. Sahibi olduğu holdinge deli gibi bağlı, tam bir işkolik. Günlük ilişkilerin adamı. Bir de unutmadan söyleyeyim hissetmiyor :) Hissetmemek onu her işte başarılı yapmış. Çocukluğunu hatırlatan Mirdland Çiftliği'ni almak isteyen Alex, elinde tüfekle kimseyle görüşmeyi kabul etmeyen çiftliğin sahibi George ile bizzat görüşmeye karar veriyor. Çiftliğin girişinde hafif bir kaza ile hayatına giren masum Heaven acaba onun hayatını nasıl etkileyecek? Peki George'un teklifi sonrası neler olacak neler :)
Heaven, 6 yaşında anne-babasını uçak kazasında kaybetmiş, dedesinin biricik "Papatya" sı. Şans eseri kazadan kurtulan Heaven, o günden sonra hiç konuşmuyor ve dedesi ile çiftlikte herkes tarafından korunduğu bir hayat yaşıyor. 22 yaşında herkesin güzelliğinden etkilendiği bir kız olmuşken, bir gün çiftliğe gelen yabancı ile hayatı karmakarışık bir hal alıyor. Ondan korkarken bir yandan da ona çekiliyor. Hayatını bir kasabada yaşamış bir kız için Alex çok tehlikeli ve Heaven bunun farkında.
Müjde Albayrak'ı Wattpad'te takip etmiyordum. Site ve sayfalardan hikaye takip edememe gibi bir özelliğim var. Kitap haliyle okumayı seviyorum :) Hissiz, türk tadında bir romandı. Karakterler yabancı evet ama türk ögelere de rastlamak beni mutlu etti.
Alex'in ailesi gibi gördüğü Adrian, favori karakterlerimdendi. Sanırım serinin 2. kitabı onu anlatacak :) Daniel, Jasmine ve Josephine'de renk katmışlar. Heaven'ın yaptığı elmalı turtanın Alex'e hissettirdikleri hoştu. O bölümü çok fazla beğendim. Heaven'ın dedesinin teklif ettiği anlaşmayı kabul eden Alex'in Heaven'ı kendinden koruma çabaları ilginçti. Akıntıya karşı kürek çekmek gibiydi :) Kitabın başında biraz sıkılsam da ortalardan sonra akıcılığı arttı. Redaksiyonda sıkıntı vardı ancak yeni baskılarda bu durumun ortadan kalkacağını düşünüyorum. Turun son gününde yazar söyleşisi ile karşınızda olacağım. İyi haftalar :)
ARKA KAPAK
Aşkın en derinden, inkâr edildiği yerden ortaya çıkışı! Kendilerini ve birbirlerine duyduğu aşkı çığlık çığlığa ve sessizce inkâr etseler de, aşkları ortalığı yakıp kavuruyor!
Alexander, hissiz, acımasız, yakışıklı, güçlü ve zengin… Daha küçücük bir çocukken öğrendi bütün bu özelliklere sahip olabilmeyi. O hislerini acımasızca rafa kaldırmış, kendi sonuna doğru ilerliyordu. Ama bilmediği, her sonun bir başlangıca gebe olduğuydu. Heaven karşısına çıktığında bütün inançları ters yüz olurken, kendi sonu birdenbire başlangıcı olduğunda ne yapacağını elbette bilemezdi.
Heaven; masum, saf ve kırılgan bir papatya… Cennetten gelen bu sessiz melek, tüm korkularını kendine zırh yaparak kökleri ile tutunduğu topraklarında, Alexander'ın fırtınasına karşı direnirken, bir aşk ateşi yakmak için geldiğinde asla tek bir yananının olmayacağını bilemezdi.Var olmadığını zannettiği kalbi boğulurcasına çırpınırken soluksuz kalarak tekrarladı: "Hissetmiyorum, hissetmiyorum, hissetmiyorum…"
ÇEKİLİŞ
a Rafflecopter giveaway
Herkese merhaba. Turun ilk yorumu için sabırsızlandığınızı biliyorum. O zaman fazla uzatmadan yoruma geçeyim :)
Alexander Romanov, 32 yaşında, rus kökenli bir aileden gelen, zengin, yakışıklı, yıkılmaz görüntüsü ve acımasızlığıyla ün salmış bir adam. Onu sevmeyen annesi tarafından takılan "Şeytan" lakabına uygun yaşamaya karar vermiş ve bu işte gayet başarılı. Sahibi olduğu holdinge deli gibi bağlı, tam bir işkolik. Günlük ilişkilerin adamı. Bir de unutmadan söyleyeyim hissetmiyor :) Hissetmemek onu her işte başarılı yapmış. Çocukluğunu hatırlatan Mirdland Çiftliği'ni almak isteyen Alex, elinde tüfekle kimseyle görüşmeyi kabul etmeyen çiftliğin sahibi George ile bizzat görüşmeye karar veriyor. Çiftliğin girişinde hafif bir kaza ile hayatına giren masum Heaven acaba onun hayatını nasıl etkileyecek? Peki George'un teklifi sonrası neler olacak neler :)
Heaven, 6 yaşında anne-babasını uçak kazasında kaybetmiş, dedesinin biricik "Papatya" sı. Şans eseri kazadan kurtulan Heaven, o günden sonra hiç konuşmuyor ve dedesi ile çiftlikte herkes tarafından korunduğu bir hayat yaşıyor. 22 yaşında herkesin güzelliğinden etkilendiği bir kız olmuşken, bir gün çiftliğe gelen yabancı ile hayatı karmakarışık bir hal alıyor. Ondan korkarken bir yandan da ona çekiliyor. Hayatını bir kasabada yaşamış bir kız için Alex çok tehlikeli ve Heaven bunun farkında.
Müjde Albayrak'ı Wattpad'te takip etmiyordum. Site ve sayfalardan hikaye takip edememe gibi bir özelliğim var. Kitap haliyle okumayı seviyorum :) Hissiz, türk tadında bir romandı. Karakterler yabancı evet ama türk ögelere de rastlamak beni mutlu etti.
Alex'in ailesi gibi gördüğü Adrian, favori karakterlerimdendi. Sanırım serinin 2. kitabı onu anlatacak :) Daniel, Jasmine ve Josephine'de renk katmışlar. Heaven'ın yaptığı elmalı turtanın Alex'e hissettirdikleri hoştu. O bölümü çok fazla beğendim. Heaven'ın dedesinin teklif ettiği anlaşmayı kabul eden Alex'in Heaven'ı kendinden koruma çabaları ilginçti. Akıntıya karşı kürek çekmek gibiydi :) Kitabın başında biraz sıkılsam da ortalardan sonra akıcılığı arttı. Redaksiyonda sıkıntı vardı ancak yeni baskılarda bu durumun ortadan kalkacağını düşünüyorum. Turun son gününde yazar söyleşisi ile karşınızda olacağım. İyi haftalar :)
ARKA KAPAK
Aşkın en derinden, inkâr edildiği yerden ortaya çıkışı! Kendilerini ve birbirlerine duyduğu aşkı çığlık çığlığa ve sessizce inkâr etseler de, aşkları ortalığı yakıp kavuruyor!
Alexander, hissiz, acımasız, yakışıklı, güçlü ve zengin… Daha küçücük bir çocukken öğrendi bütün bu özelliklere sahip olabilmeyi. O hislerini acımasızca rafa kaldırmış, kendi sonuna doğru ilerliyordu. Ama bilmediği, her sonun bir başlangıca gebe olduğuydu. Heaven karşısına çıktığında bütün inançları ters yüz olurken, kendi sonu birdenbire başlangıcı olduğunda ne yapacağını elbette bilemezdi.
Heaven; masum, saf ve kırılgan bir papatya… Cennetten gelen bu sessiz melek, tüm korkularını kendine zırh yaparak kökleri ile tutunduğu topraklarında, Alexander'ın fırtınasına karşı direnirken, bir aşk ateşi yakmak için geldiğinde asla tek bir yananının olmayacağını bilemezdi.Var olmadığını zannettiği kalbi boğulurcasına çırpınırken soluksuz kalarak tekrarladı: "Hissetmiyorum, hissetmiyorum, hissetmiyorum…"
ÇEKİLİŞ
a Rafflecopter giveaway
0 yorum:
Yorum Gönder