Orijinal İsim: Şahmelek
Yazar: Merve Akıncı
Yayınevi: Müptela Yayınları
Sayfa: 496
Sayfa: 496
Baskı Yılı: 2014
İde Özkaya, 22 yaşında, Psikoloji son sınıf öğrencisi, Ailesi kardeşi Sıla'nın tedavisi için uzun süreliğine Amerika'ya gidiyor. Okula devam etmesi gereken İde'yi ise Balkanlı Ailesinin yanında çalışan aile dostları Dilber Hanım'a emanet ediyorlar. İde, ilk görüşünden itibaren evin tek çocuğu Aslan'ın çekimine kapılmıştır ancak Aslan oralı değildir.
Aslan Balkanlı, 31 yaşında, eğitimini tamamlamış, kendini çalışmaya adamış. İnsanlara karşı aksi davranan, yakışıklı ama geçmişte unutamayacağı yaralar almış bir adam.Yazarın tabiriyle zor ama güzel adam :) İde'ye Şahmelek diye sesleniyor. İde, üstüne gittikçe o umursamaz davranıyor.
Şahmelek benim için güzeldi diyebilirim. Akıcıydı. Kurgusu da hoşuma gitti. Çilek Mevsimi'ndeki Sarp'ın düğününden de minik bir parça okuma fırsatı buldum. Tombik Erim'de vardı :) İde'nin arkadaşları renk katmıştı, özellikle Çağrı çok tatlıydı. Her karakter yeteri kadar yazılmıştı. Zorlama kısımlar yoktu romanda. Benim tek şikayetim Final bölümünün çok hızlı ilerlemesiydi. Biraz daha yayılabilirdi konular bence daha sindirerek okurduk :)
Aslan'ın sakalları ve İde'nin sakal takıntısı, güzel adam deyişi bir de söylemeden geçemeyeceğim kalbinin Aslan'a ait köşeciği hem ilginç geldi hem hoşuma gitti :) Son zamanlarda maşallah diyeyim hep güzel romanlar okudum. Böyle devam etmesi tek dileğim :) Yeni yazılarda görüşmek üzere...
ARKA KAPAK
"Elimden gelse hâli hazırda kenetlenmiş ellerimizden güç alıp onu bu evden kaçırırdım. Denizi görebileceğimiz bir yere giderdik belki... Hiç konuşmazdık. Dudaklarımız değil, dokunuşlarımız konuşurdu bizim yerimize... Başımı onun geniş omzuna yaslayıp burnumu boynuma gömerdim. Onun o tatlı kokusunu doya doya içime çekip gözlerimi yumardım. İnanıyorum ki birlikte olsak her şey daha güzel olacaktı. Belki daha kolay..."
Ailesi, kızkardeşinin tedavisi için Amerika'ya gittikten sonra Balkanlı Ailesi'nin evinde yaşamaya başlayan İde'nin hayatı, bir gün rüyasında evin oğlu Aslan'ı görmesiyle tamamen değişir. Herkese, her şeye ve özellikle aşka karşı soğuk ve ilgisiz görünen Aslan Balkanlı'ya yavaş yavaş âşık olmaya başlayan İde, tutulmaya başladığı adamın buzlarını eritebilecek midir? Yaralı bir aşkın hayaletiyle boğuşan Aslan ise onun seven bir kadının varlığını kabul edebilecek midir?
İde Özkaya, 22 yaşında, Psikoloji son sınıf öğrencisi, Ailesi kardeşi Sıla'nın tedavisi için uzun süreliğine Amerika'ya gidiyor. Okula devam etmesi gereken İde'yi ise Balkanlı Ailesinin yanında çalışan aile dostları Dilber Hanım'a emanet ediyorlar. İde, ilk görüşünden itibaren evin tek çocuğu Aslan'ın çekimine kapılmıştır ancak Aslan oralı değildir.
Aslan Balkanlı, 31 yaşında, eğitimini tamamlamış, kendini çalışmaya adamış. İnsanlara karşı aksi davranan, yakışıklı ama geçmişte unutamayacağı yaralar almış bir adam.Yazarın tabiriyle zor ama güzel adam :) İde'ye Şahmelek diye sesleniyor. İde, üstüne gittikçe o umursamaz davranıyor.
Şahmelek benim için güzeldi diyebilirim. Akıcıydı. Kurgusu da hoşuma gitti. Çilek Mevsimi'ndeki Sarp'ın düğününden de minik bir parça okuma fırsatı buldum. Tombik Erim'de vardı :) İde'nin arkadaşları renk katmıştı, özellikle Çağrı çok tatlıydı. Her karakter yeteri kadar yazılmıştı. Zorlama kısımlar yoktu romanda. Benim tek şikayetim Final bölümünün çok hızlı ilerlemesiydi. Biraz daha yayılabilirdi konular bence daha sindirerek okurduk :)
Aslan'ın sakalları ve İde'nin sakal takıntısı, güzel adam deyişi bir de söylemeden geçemeyeceğim kalbinin Aslan'a ait köşeciği hem ilginç geldi hem hoşuma gitti :) Son zamanlarda maşallah diyeyim hep güzel romanlar okudum. Böyle devam etmesi tek dileğim :) Yeni yazılarda görüşmek üzere...
ARKA KAPAK
"Elimden gelse hâli hazırda kenetlenmiş ellerimizden güç alıp onu bu evden kaçırırdım. Denizi görebileceğimiz bir yere giderdik belki... Hiç konuşmazdık. Dudaklarımız değil, dokunuşlarımız konuşurdu bizim yerimize... Başımı onun geniş omzuna yaslayıp burnumu boynuma gömerdim. Onun o tatlı kokusunu doya doya içime çekip gözlerimi yumardım. İnanıyorum ki birlikte olsak her şey daha güzel olacaktı. Belki daha kolay..."
Ailesi, kızkardeşinin tedavisi için Amerika'ya gittikten sonra Balkanlı Ailesi'nin evinde yaşamaya başlayan İde'nin hayatı, bir gün rüyasında evin oğlu Aslan'ı görmesiyle tamamen değişir. Herkese, her şeye ve özellikle aşka karşı soğuk ve ilgisiz görünen Aslan Balkanlı'ya yavaş yavaş âşık olmaya başlayan İde, tutulmaya başladığı adamın buzlarını eritebilecek midir? Yaralı bir aşkın hayaletiyle boğuşan Aslan ise onun seven bir kadının varlığını kabul edebilecek midir?
0 yorum:
Yorum Gönder