Nehir, 22 yaşında, kendi halinde yaşayan bir kız. Aşk hayatı berbat. Kimi sevse platonik durum söz konusu olmuş. İkizi Irmak ile yakın bir ilişkileri yok. Hiç benzemeyen bu ikizlerin sakin olanı Nehir. Zaman zaman ikizinin güzelliğini kıskanıyor. Kendisi esmer tenli, siyah saçlı olduğundan kardeşinin açık ten rengini ve sarı saçlarını beğeniyor. Kendi tabiriyle Irmak gündüzken o gece :) Kuzeni Oğuz Nehir'i, Irmak'ı ve Nehir'in en yakın arkadaşı Sezin'i Uludağ'da gideceği bir yılbaşı partisine götürüyor. Nehir için karmaşa tam da o partide başlıyor.
Mert Karabeyli, 32 yaşında, sosyetenin hızlı çapkınlarından. Türkiye'nin en büyük inşaat firmasının varisi. Mert, Uludağ'daki otellerinde yılbaşı partisi veriyor. Çok yakışıklı bir adam ama bir o kadar soğuk görünümlü.
Anlayacağınız üzere Nehir ve Mert arasında bir aşk filizleniyor. Mert fazlaca aşık bir adama dönüşürken, kendi peri masalını yaşamanın hayallerini kuran Nehir ise söz konusu Mert olunca korkularını yenemiyor. Tam bir komediydi halleri.
Romanda yan karakterler fazlaydı. Oğuz, Beren, Irmak, Can, Sezin, Volkan. Daha fazlası da var ama ön planda olan karakterler bunlardı. Karakter fazlalığını sevdiğimden okumanın keyfini arttırdığını düşünmekteyim.
Vefa Enver'in okuduğum 3. romanıydı. Bu üç roman ile kıyaslama yapmam gerekirse en güzeliydi diyebilirim. Kurgusunu beğendim. Özellikle maskeli balo romana farklılık katmış. Akıcılığı gayet güzeldi. Diğerlerinde olduğu gibi bu romanda da elimden bırakamadım bitene dek. Benim olumsuz baktığım tek nokta yılbaşı balosuna giderken kızlara bekar erkekleri tavlamaya gidiyormuş havası verilmiş olmasıydı. Onun dışında her şey olması gerektiği gibiydi.
0 yorum:
Yorum Gönder