Uzun zamandır okumak istediğim bir kitaptı, bayram öncesi araya sıkıştırdım ama iyi ki okumuşum. Bekletmek haksızlık olurdu. Çirkin Aşk aynı zamanda yazarla tanışmamı sağlayan kitap. Umutsuz ve Yeni Bir Umut'u okumayı çok istiyordum ama fırsat olmamıştı. Çirkin Aşk ile başlangıç yapayım devamı gelir dedim.
Çirkin Aşk'ta pilot patlaması var diyebiliriz. Ana karakterler Tate Collins bir hemşire ama babası ve abisi pilot. Babası emekli olmuş ancak pilot kızı olmanın kolaylıklarını ve zorluklarını iyi biliyor. Abisiyle pek yakın bir ilişkisi yok ancak yaşadığı şehri değiştirip kısa süreliğine abisinin yanına taşınmak zorunda kalıyor. Burda konuya yine bir pilot olan abisinin karşı komşusu Miles Archer dahil oluyor. Miles, aşk defterini 6 yıl önce kapamış ve kendini ilişkilere kapamış bir adam ama bir şekilde yakın arkadaşının kardeşi olan Tate'ten etkileniyor. Tate için de durum farklı değil, Miles onu çekiyor ve iki kurala uyma zorunluluğu olan bir anlaşma yapıyorlar.
Kitapta Miles ile ilgili 6 yıl öncesi bölümler ve o günü anlatan bölümler arka arkayaydı. Bir geçmişi bir günümüzü okuyoruz. Miles, neden ilişkilerden kaçıyor, bunun cevabını da öğreniyoruz. Sona kadar Miles'ın öyle olma sebebini merak ediyordum ancak son beklediğim kadar çarpıcı değildi. Kurgu iyiydi ama sonu çarpıcı yapmayı başaramamış yazar. Yine de bu beni mutsuz etmedi. Okuduğum için mutluyum :) Yazarın anlatım tarzını çoğunlukla beğendim, okuyanı daima merakta bırakıyor.
Çirkin Aşk'ın film olduğu haberini de vermeden geçmeyeyim. Heyecanlı bir tanıtım verdiklerinden beri merakımız üç beş kat arttı. IMDB'de filmin Şubat 2016'da sinemalarda olacağı yazıyor, o tarihte çıkarsa muhtemelen aynı tarihte veya aynı ay içinde biz de izleyebiliriz.
Bir de kitabı Elli Ton serisine benzetenler varmış sanırım alakası bile yok. Çok farklı şeyler var iki kitapta. Tarz olarak bile farklılar. Son bilgilendirmemi de yaptığıma göre artık yorumu bitirebilirim. Hoşça kalın.
0 yorum:
Yorum Gönder