Orijinal İsim: Kızkafası
Yazar: Lafebesi
Yayınevi: Olimpos Yayınları
Sayfa: 296
Baskı Yılı: 2014
Herkese merhaba
Turun 2. gününde yorumum ile karşınızdayım. Fazla uzatmadan kitapta neleri beğendim neleri beğenmedim kısmına geçelim.
Kızkafası 22 yaşında hepimiz gibi hayallerinin peşinde koşan biri. Gerçekten koşuyor ama. Bu yolda başına gelecekler umrunda değil. Hedefe kilitlenmiş.
Ailesinin yanından ilk ayrılışı Ankara'ya okumak için gitmesiyle oluyor. İstemediği bir bölüm okuduğu için bitirmeden geri dönüyor ve sınava hazırlık macerası yine başlıyor. Psikoloji okumak isterken bu sefer sınıf öğretmenliğini tutuyor puanı. Kocaeli'de geçecek zorlu 4 yılı da böylece başlıyor.
Evet kitap tam bu noktada başlıyor. Kızkafasının hayatı öğrenme sürecini anlatıyor aslında. Psikoloji okuyamayacağını anladığında hemen yeni bir hedef belirliyor. Oyunculuk. Dengesiz olunur da bu kadar olunur mu diyerek andığım Narcus ile de yolları böyle kesişiyor ve Kızkafasının Narcus takıntısı da başlamış oluyor. Narcus'un onca dengesizliğine rağmen Kızkafası'nın seven ne yapmaz modu beni deli etti. Böyle seveceksen hiç sevme!!!
Bütün arızalar bu kızımızı buluyor. Burda kendimden bir şey buldum diye sevindim. Çünkü benimde arızaları çekme potansiyelim yüksektir ki yakın çevrem bunu hep söyler.
4 yılda kaç ev değiştirdi. Kaç belaya bulaştı sayamadım. Genel olarak çok aksiyonlu sahneler yoktu. Birde kitapta yer alan karakterlere takma isimler verilmiş. Bu hoşuma gitti. Safinazdı, Halkaydı, Nofrosttu baya eğlendim. Argo bir dille yazılmış. Bu açıdan hoşuma gittiğini söyleyemeyeceğim. Çünkü argodan hoşlanmıyorum.
Kapağı ilk gördüğümde daha beğenmiştim. Redakte ortalamanın üstündeydi. Kitaptaki durağanlık beni sıksa da yine de sona kadar bir aksiyon olacak mı merakıyla okudum :) Benim için bu kitap artılarıyla eksileriyle böyleydi. Yeni yazılarda görüşmek üzere.
ARKA KAPAK
Aslında her şey evrenin:
"Sen isteklerini söyle gerisini bana bırak" demesiyle başlamıştı...
Ben de bir güzel sıralamıştım isteklerimi... Acaba çok şey mi istedim evrenden? Yoo, çok şey istemedim aslında... Ve böylece düştüm yollara...
Hayallerim, heveslerim, yaşadıklarım, yaşayamadıklarım, sevdiklerim, kızdıklarım, kırdıklarım ve vazgeçtiklerim...
Yazdım; çünkü ben keşkeleri hiç sevmem... Hayallerim, heveslerim, yaşadıklarım, kırdıklarım ve vazgeçtiklerim...
Taşınan bavullar, yapılan çılgınlıklar, karşılıksız aşklar, çekilen otostoplar, yaşanan gelgitler ve daha niceleri...
ÇEKİLİŞ
a Rafflecopter giveaway
Herkese merhaba
Turun 2. gününde yorumum ile karşınızdayım. Fazla uzatmadan kitapta neleri beğendim neleri beğenmedim kısmına geçelim.
Kızkafası 22 yaşında hepimiz gibi hayallerinin peşinde koşan biri. Gerçekten koşuyor ama. Bu yolda başına gelecekler umrunda değil. Hedefe kilitlenmiş.
Ailesinin yanından ilk ayrılışı Ankara'ya okumak için gitmesiyle oluyor. İstemediği bir bölüm okuduğu için bitirmeden geri dönüyor ve sınava hazırlık macerası yine başlıyor. Psikoloji okumak isterken bu sefer sınıf öğretmenliğini tutuyor puanı. Kocaeli'de geçecek zorlu 4 yılı da böylece başlıyor.
Evet kitap tam bu noktada başlıyor. Kızkafasının hayatı öğrenme sürecini anlatıyor aslında. Psikoloji okuyamayacağını anladığında hemen yeni bir hedef belirliyor. Oyunculuk. Dengesiz olunur da bu kadar olunur mu diyerek andığım Narcus ile de yolları böyle kesişiyor ve Kızkafasının Narcus takıntısı da başlamış oluyor. Narcus'un onca dengesizliğine rağmen Kızkafası'nın seven ne yapmaz modu beni deli etti. Böyle seveceksen hiç sevme!!!
Bütün arızalar bu kızımızı buluyor. Burda kendimden bir şey buldum diye sevindim. Çünkü benimde arızaları çekme potansiyelim yüksektir ki yakın çevrem bunu hep söyler.
4 yılda kaç ev değiştirdi. Kaç belaya bulaştı sayamadım. Genel olarak çok aksiyonlu sahneler yoktu. Birde kitapta yer alan karakterlere takma isimler verilmiş. Bu hoşuma gitti. Safinazdı, Halkaydı, Nofrosttu baya eğlendim. Argo bir dille yazılmış. Bu açıdan hoşuma gittiğini söyleyemeyeceğim. Çünkü argodan hoşlanmıyorum.
Kapağı ilk gördüğümde daha beğenmiştim. Redakte ortalamanın üstündeydi. Kitaptaki durağanlık beni sıksa da yine de sona kadar bir aksiyon olacak mı merakıyla okudum :) Benim için bu kitap artılarıyla eksileriyle böyleydi. Yeni yazılarda görüşmek üzere.
ARKA KAPAK
Aslında her şey evrenin:
"Sen isteklerini söyle gerisini bana bırak" demesiyle başlamıştı...
Ben de bir güzel sıralamıştım isteklerimi... Acaba çok şey mi istedim evrenden? Yoo, çok şey istemedim aslında... Ve böylece düştüm yollara...
Hayallerim, heveslerim, yaşadıklarım, yaşayamadıklarım, sevdiklerim, kızdıklarım, kırdıklarım ve vazgeçtiklerim...
Yazdım; çünkü ben keşkeleri hiç sevmem... Hayallerim, heveslerim, yaşadıklarım, kırdıklarım ve vazgeçtiklerim...
Taşınan bavullar, yapılan çılgınlıklar, karşılıksız aşklar, çekilen otostoplar, yaşanan gelgitler ve daha niceleri...
ÇEKİLİŞ
a Rafflecopter giveaway
şartların hepsi tamam
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil