Emanet - Fatma Erdek / Kitap Yorumu


Herkese merhaba

Fatma Erdek, en sevdiğim Türk yazarlardan biri. Hangi kitabını okursam okuyayım bittiğinde kitabın kapağını aynı hislerle kapıyorum. Sanırım en sevdiğim yönü de sıradan konuları ele alıp muhteşem eserler ortaya çıkarması. Emanet'i de o kitaplar arasına ekledim. Tadını kaçırmamaya çalışarak biraz konusundan bahsedeyim.

"Aşklar türlü türlü olurdu. İnsan defalarca âşık olurdu. Ömür neler neler görürdü. Fakat hepsi gelip geçer, sadece ilk aşk, bir yara gibi kanardı insanın yüreğinde."

Berhan Dağlıca, bir bakan olsa da aynı zamanda aşiret ağasıdır. Doğup büyüdüğü topraklardan kopmasında ilk gençlik yıllarında yaşadığı bazı olaylar etkili olmuştur. Ailesinin söz verdiği ailenin kızıyla evlenmiş ancak hiçbir zaman mutluluğu bulamamıştır. O da kendini siyasete vermiş ve başarılı bir siyasetçi olmasıyla öne çıkmıştır.

"Belki her olasılığı ince ince formüllerle çözmek gerekmiyordu. Belki göründüğünden daha basit ve daha kolaydı hayat. Etrafı düşünmek yerine, kalin sesini dinlemek doğruydu belki. Cemile'nin yaptığı gibi..."

Yıllar önce evlerinde çalışan Mevsim ile yaşadıkları aşk ve bu aşkın bitiş şekli onu çok yaralamıştır. Daha sonraları öğrendiği gerçeklerse onu ailesinden uzaklaştırmıştır. Kitabın olmazsa olmaz karakteri Cemile'den bahsetmeden olmaz. Cemile Berhan'ın iş arkadaşı aynı zamanda da ilişki yaşadığı kadın. Sanırım üzüldüğüm karakterlerden biriydi Cemile. Her şeye rağmen Berhan'ın yanında yıkılmadan duruşu çok etkileyiciydi. Evli erkeklerle ya da kadınlarla ilişkileri kesinlikle onaylamıyorum yanlış anlaşılmasın :) Yıldız'ı da unutmamak lazım, iyi ki yazılmış dedirten karakterlerdendi. Onun aşkı nasıl desem fazlasıyla masumdu. Berhan'ın ailesi ve eşinden hiç bahsetmek istemiyorum. Ne kadar kötülük varsa hepsinde başroldeydiler maşallah.

"İçinde fırtınalar kopan bir adam, yakınında kimseyi istemez, Yıldız. Bırak, durulsun biraz."

Kitap Berhan Dağlıca'nın bir kalp rahatsızlığı yaşayıp hastaneye kaldırılmasıyla başlıyor. Daha sonrasında Berhan'ın tek arzusunun oğlunu görmek olduğunu bilen Cemile, Cihan'a ulaşıp haber veriyor. Cihan, İngiltere'de herkesten uzak çalıştığı işinde mutlu. Babasıyla arasında hiçbir iletişim yok ama onun ölebileceğini öğrendiğinde soluğu hastanede alıyor. Yıllar önce kopan bağ araya ölüm ihtimali girdiğinde değişmeye başlıyor.

"'Sakın!' dedim öfkeyle. 'Bu geceden sonra, uzaktan bakacaksın bana. Ben ona uzaktan bakacağım,siz de bana.'"

Tüm karakterler oldukça sağlamdı. Bu karakter gereksiz olmuş ya da bu kitap niye bu kadar uzatılmış dediğim bir bölüm olmadı. Her şey tadındaydı. Hatta sonu neden o kadar kısa kesilmiş daha devam etseydi keşke diye düşündüm. Çok anlamlı ve abartısız idi. Yazar, daima sadelikten şaşmadan yazıyor zaten. O kadar abartı kitap arasında da bu özellik aşırı hoşuma gidiyor. Yeni kitapları da heyecan içinde bekleyeceğim. Başka yazılarda görüşmek üzere... Hoşça kalın.

"'Bana seni, annemi ve beni anlat' demişti. Bu Berhan için bütün bir hayat demekti. Çocukluğundan başlayacak, gençliğinden geçecek, bugüne, kırk altı yaşının sekizinci ayına kadar gelecekti. Cihan'a hiç tanımadığı bir adamı anlatacaktı. Ve sonra onun, o adamı babası olarak kabul etmesini umarak bekleyecekti."

Garnier Nem Bombası Canlandırıcı Kağıt Yüz Maskesi - Normal ve Kuru Ciltler İçin

Garnier Nem Bombası Canlandırıcı Kağıt Yüz Maskesi

Garnier'nin yoğun nem ve canlı görünüm verdiğini iddia ettiği kağıt yüz maskesi yorumu ile geldim. 1 maske 1 haftalık nemlendirici seruma eşitmiş. Benim cildim gibi yoğun neme ihtiyaç duyan bir cildiniz varsa kuru ciltlere uygun her maskeyi denediğinizi düşünüyorum. Herkes deniyor ama o doğru maskeyi bulan pek yok :( Kışın başlamasıyla ciltteki donuk görüntü beni fazlasıyla rahatsız ediyor. Bunun arkası yanakların pul pul olması ve bu durum soğuklarda oldukça acı veriyor. Nem Bombası Yüz Maskesi vaatlerini yerine getiriyor mu bakalım?


Nem Bombası Canlandırıcı Kağıt Yüz Maskesi - Normal ve Kuru Ciltler İçin

Ben bu maskeyle yaz aylarında tanıştım. Cildim kış aylarında olduğu kadar kuru olmuyor yaz aylarında. Hatta yazları normal cilt tipine sahip olduğumu söylemem yanlış olmaz. Maskeyi ilk ağustos ayında yaptığım için ve o sıcaklarda maskenin verdiği serinlik çok güzel geldiği için maskeyi stoklamıştım. Mevsim kış olunca işler biraz değişti. Maske şu an bana yeterli gelmiyor maalesef. Bu yüzden başka maskelere geçiş yaptım ve kesinlikle işime yarayan bir maske buldum. Onun yazısını da birkaç denemeden sonra yazacağım. 

Garnier Nem Bombası Canlandırıcı Kağıt Yüz Maskesi - Normal ve Kuru Ciltler İçin

Nar özü, hyaluronik asit ve nemlendirici serumu bir araya getiren bu kağıt maske nasıl kullanılıyor?

Maskeyi paketten çıkarıp beyaz olan kısmı yüzümüze yerleştiriyoruz. İnanılmaz bir ferahlık veriyor. Mavi filmi çıkarıyoruz. Ve maske yüzümüzde 15 dakika bekliyor. Sürenin sonunda maskeyi çıkarıp atıyoruz ve kalıntıları el yardımıyla dağıtıyor ya da temiz bir pamukla temizliyoruz. Ben genelde elimde dağıtmayı tercih ediyorum.

Garnier Nem Bombası

Maskeyi yüzüme koyduğumda yoğun bir ferahlık dışında pek bir şey hissetmiyorum. 15 dakika boyunca işlerimi yapmaya devam ediyorum çünkü maskenin düşme ihtimali yok. Yoğun bir sıvıyla kaplı olduğu için yüze hemen tutunuyor. 15 dakika sonunda maskeyi çıkardığımda pek bir farklılık hissetmiyorum, yüzümdeki kalıntılar kuruduğunda birkaç saat boyunca hafif gerginlik hissi oluyor ve ben bu gerginlikten hoşlanmıyorum. Kuru ciltler için yeterli değil maalesef. Maskeden sonraki gün cildimin daha canlı olduğu doğru ama bu maalesef bir günle sınırlı kalıyor. Stoklarımı bitirdikten sonra tekrar almayı düşünmüyorum. Başka yazılarda görüşmek üzere. Hoşça kalın.

Madamecoco.com Aralık Ayı Alışverişim


Herkese merhaba

Aralık ayının son günlerinde Madame Coco'nun güzel indirimlerinden yararlanarak bir alışveriş yaptım. Alışverişimin büyük çoğunluğu gördüğünüz gibi defterlerden oluşuyordu. Ajanda, defter, not defteri tarzı şeyleri çok seviyorum. Bulduğumda da böyle bol bol alıyorum. Bir kısmını hediye etme amaçlı aldım. Bir kısmı da benim ve annemin. Annemin aldığı birkaç ürün görselde yer almıyor. Fotoğrafa ancak bu kadarı sığdı. Kendime aldığım kutuyu da tahminimden çok daha büyük olduğu için buraya ekleyemedim ama linkini şuraya bırakıyorum. 10 litre kapasiteli kutuyu 15 tl'ye aldım. Şu an fiyatı daha uygun. 


Bloknot, defter ve yapışkan bloknotlar çok şirinler. Sık sık Madame Coco mağazalarından alıyordum. Bir süre almam artık sanırım :) Sol üstteki yeşil bloknot 3.12 tl, siyah defter 1.81 tl, diğer defterler tane 1.87 tl idi. Yeşil yapışkan bloknot 3.75 tl, 6'lı yapışkan bloknot 3.12 tl idi. 


Dikiş temalı defter 3.75 tl, gelincik defter ve yeşil çiçekli defter tane 2.44 tl, pembe spiralli not defteri 3.12 tl idi.



Alışveriş yapma sebebim şu minik dikiş setiydi. Mağazada görüp çok beğenmiştim. 9.37 tl'ye indiğini görünce hemen sepete ekledim. Mini mandal setini 3.12 tl'ye aldım. Şu an kullandığım ve çok sevdiğim duş jelini de 8.12 tl'ye aldım. Kesinlikle alıp deneyin. Muhteşem bir koku.

En üstteki görselde yer alan ürünlerden 4'lü kadife askıları 9.37 tl'ye, dekoratif banyo küvetini 6.25 tl'ye, lifi 4.37 tl'ye, masa temizleme fırçasını 4.37 tl'ye satın aldım.

27 Aralık'ta verdiğim sipariş 3 Ocak'ta teslim edildi. Ürünleri kutuya yerleştirirken pek özenmemişler. Bir defterim zarar görmüştü ve kutunun kapağı tam kapanmıyordu, iki yandan yukarı kalkmıştı. Kutu kolilenirken o şekilde olabilir ya da içindekiler kapağına baskı yapıp o hale getirmiş olabilir. Tüm aldıklarımı kutunun içine doldurup göndermişler. Bilemiyorum ama tekrar internet sitesinden alışveriş yapmayı düşünmem. Mağazadan şaşmamak lazım. Başka yazılarda görüşmek üzere. Hoşça kalın. 

Hepsiburada.com Efsane Cuma ve En Uzun Gece Alışverişim

Herkese merhaba

Bugün hepsiburada.com'un iki farklı indiriminden aldığım ürünleri yazdım. İlk önce Efsane Cuma alışverişimi sonraysa En Uzun Gece alışverişimi okuyacaksınız. O zaman başlayalım :)

24 Kasım'daki Black Friday'i bize Efsane Cuma olarak uyarlayan sevgili Hepsiburada.com'un indirimlerine kayıtsız kalamayıp bir dünya şey almıştım. Yine her zaman olduğu gibi memnun kaldığım bir alışveriş oldu. Alışverişin tek kötü yanı aldığım 4 parça ürünün neredeyse birer gün arayla gelmesiydi. Yani 4 gün arka arkaya kargo gelmiş oldu. Hızlı bir şekilde göndermeye çalışıyorlar ama ben hepsinin birlikte gelmesini tercih ederdim. Ya da en azından 4 parça ürünü 2'şerli gönderselerdi. 

Dan Brown - Başlangıç

Tamamlamaya çalıştığım Dan Brown'ın Robert Langdon serisinin son kitabı Başlangıç'ı %50 indirimde görünce dayanamayıp aldım. %50 indirimli fiyatı 19 tl. Daha uygun fiyata bulabileceğimi de sanmıyorum :) Seri yavaş yavaş tamamlanıyor. Eksik 2 kitabım kaldı. Onları da zaman içinde alıp okuyacağımı umuyorum.

Harry Potter serisi set - 8 kitap

Harry Potter film serisini kardeşim bana biraz zorla izletmişti ve inanılmaz sevmiştim. O günden beri de kitap serisini almak aklımdaydı. Çünkü benim için kitaplar her zaman önce gelir. Kitapzen isimli satıcı satıyordu. Fiyat 154 küsurdu. Çok uygun gelince kaçırmayayım dedim. 8 kitap için çok uygun geldi fiyat bana. Sanırım %40 indirimle almış oldum. Dediğim gibi uzun zamandır seriyi takip ediyorum. Bu arada kitapların biri hasarlı geldiğinde Kitapzen hemen değişimini yaptı. Çözüm odaklı çalıştıklarını ve çok nazik olduklarını söylemeden geçmek olmaz. Tekrar teşekkür ediyorum. 

Sony MDRXB550APL.CE7 mavi kulaklık



Kurban bayramından önce D&R'dan güzel bir Philips kulaklık almıştım. 130 civarıydı fiyatı ve yaklaşık 1 aylık bekleyişimin ardından D&R dalga geçer gibi ürünü temin edemedikleri için siparişi iptal ve parayı iade ettiklerini mail ile bildirmişti. O günden sonra da bir daha hoşuma giden uygun fiyatlı bir kulaklık bulamamıştım. Hepsiburada.com indirimini görünce ufak bir araştırmayla bu çok tatlı Sony kulaklığı aldım. Kendisiyle şu aralar aşk yaşıyoruz. Cidden çok güzel. Kendisini 149 tl'ye aldım. Modeli Sony MDRXB550APL.CE7

LCWaikiki pamuklu tişört

21 Aralık en uzun gece olduğundan indirimleri de beraberinde getirdi. Ben de bu indirimleri tüm aileye tişört alarak kullandım :) LC Waikiki'nin pamuklu tişörtlerini seviyorum. Aslında ailecek seviyor ve kullanıyoruz ancak artık mağazalarda pamuklu tişört bulmak çok zor. Maksimum üç çeşit pamuklu tişört oluyor. Diğerleri maalesef genel olarak polyester. Polyester ürünleri alıp kullanmadığım için sürekli alışverişlerden elim boş dönüyorum bu aralar. Trendyol, Hepsiburada gibi siteler yardımıma koşuyor neyse ki :) Kendim için bu iki tişörtü seçtim ve gerçekten de çok güzeller. Yeşil tişört 14.95 tl, pembe tişört 19.95 tl. Yine çok memnun kaldığım bir alışveriş oldu. Güvenemeyip alışveriş yapmaktan çekinen varsa gönül rahatlığıyla yapabilir. Her sorunu çözmeye çalışıyorlar. En çok alışveriş yaptığım site diyebilirim.

Hepsiburada'dan yaptığım alışverişlerden fazlasıyla memnunum. Özellikle kitap başı 1 tl kargo alması çok güzel. 50 tl ve üstü kargo bedava oluyor genelde ama bazen çok uygun fiyata bir kitap bulduğumda 1 tl kargo ödeyip o kitabı alabilmek güzel. Darısı diğer alışveriş sitelerinin başına diyeyim. Başka yazılarda görüşmek üzere. Hoşça kalın.

2017'de Okuduğum En İyi 20 Kitap

Herkese merhaba

Yazıyı yayınlamakta biraz geç kaldım. Yine de geç olsun güç olmasın diyerek yazdım :) Umarım beğenirsiniz. Değişik türlerde 2017 yılında okuduğum ve bayıldığım 20 kitabı fazla detaya girmeden yazdım. Detaylı olarak birçoğunun yorumunu verdiğim linklerden okuyabilirsiniz.


İpeği İşleyen Kız, okuyalı neredeyse 1 yıl oldu ama etkisi ilk günkü gibi devam ediyor. O kadar güzeldi ki yorumunu yazarken çok zorlanmıştım. Tavsiyem mutlaka herkesin okuması yönünde. Son yıllarda okuduğum en güçlü hikayelerden biriydi. Yorumumu okumak için TIK.


Emanet,  2017'nin son kitabıydı ve her zaman olduğu gibi yine çok etkilendim. Zaten Fatma Erdek romanlarından etkilenmemek mümkün değil. Yazar, kalbe dokunan romanlar yazmayı çok iyi başarıyor. O yüzden bu romanı da gönül rahatlığıyla öneriyorum.


Kresley Cole'ün uzun zamandır okumak istediğim serisi Immortals After Dark serisine nihayet başladım ve ülkemizde basılmış 9 kitabını okudum. Aman Allahım o nasıl güzel bir seriydi. Hemen herkese tavsiye ettim sanırım bu seriyi. Cidden başka bir dünyaya götürüyor okurken. Serinin devam kitaplarını merakla bekliyorum.


Damızlık Kızın Öyküsü'nü Kitap Ağacı Bursa ile beraber seçerek okuduk. Benim için efsane romanlardan biri oldu. Okurken kanımın donduğu sahneler olduğunu yıllarca unutabileceğimi sanmıyorum. Oldukça korkutucu bir dünyayı anlatıyordu ve okuyucuyu bolca düşündürüyordu. Listelerinize mutlaka ekleyin diyorum.


Katiller Çetesi, serinin ilk 5 kitabını okudum. 5. kitap biraz durgun olsa da benim için muhteşem serilerden biri. Yazarın başka bir serisini de okumuş, beğenmiştim ama bu seri kadar değildi :) Serinin son kitabı Kara Kurt yorumunu buraya bırakıyorum. Yazıda serinin önceki kitaplarının yorumlarını da bulabilirsiniz.


Mecburiyet, Zweig ile ilk tanışmam ve daha önce okumamış olmanın pişmanlığı. Mecburiyet'i bitirdikten sonraki ilk işim yazarın bende olmayan kitaplarını almak oldu. Bu kadar kısa bir kitapta bu kadar çok şey anlatabilmek herkesin harcı değil. Altı çizilesi onlarca satır vardı. Bir günde bitirsem de etkisi hala gitmiş değil.


1984, çok başka bir şeydi. Abartıldığından bile fazlası vardı. Fazla abartılan kitaplara hep mesafeli dururum ve okumayı mümkün oldukça geciktiririm. 1984'te belki iki yıl kütüphanemde okunmayı bekledi. Şimdi düşünüyorum da büyük haksızlık etmişim. Aldığım gibi okumalıydım. Korkutucu bir dünyayı okuyoruz ama şimdiki hayatımızdan da izler taşıyor. Bol bol düşündüren bir roman.


Körlük, ilk başlarda biraz durgun olsa da inanılmaz mesajlar veren kitap. Okurken o kadar çok şimdi böyle değil miyiz dedim ki resmen şimdiki insanlığı anlatıyordu. Saramago okumaya 2018'de de devam edeceğim. Diğer kitapları da fazlasıyla merak ediyorum.


Patron, hiç ummadığım şekilde bayılarak okuduğum bir roman oldu. Sanırım beklentim çok düşüktü ve kapağına bakarak konuyu çok farklı düşünmüştüm. Ters köşe yapan bu kitap benim için 2017'nin en iyilerinden biriydi. Reese ve Chase, efsane bir ikiliydi :) Yorumum için TIK.


Sineklerin Tanrısı'nı geçen yılın başlarında karlı bir günde okumuştum. Beni etkileyen kitaplardan biriydi ve etkilenmeyecek biri olduğunu da sanmıyorum. Çocuklar üzerinden anlatılanlar oldukça düşündürücüydü.


Kızıl İsyan serisi ilk kitabıyla beni hayal kırıklığına uğratmıştı. İkinci ve üçüncü kitapları ise seriyi benim gözümde en tepeye çıkarmaya yetti. Buradan üçüncü kitap olan Sabah Yıldızı'nın yorumunu okuyabilirsiniz. Yazıda ilk iki kitabın yorumuna ulaşabileceksiniz :) Mars konulu çok güzel bir distopyaydı.


Av Dönencesi, bana Büşra Toraman'ın kalemini sevdiren kitap diyebilirim. Daha önce yazarın Zincirlenmiş Kalpler kitabını okumuştum ve pek bana hitap etmemişti ama Av Dönencesi tam benlikti. Çok akıcıydı ve başladığım gibi bitirmiştim. Dawson hala aklımdan çıkmamış, kitabı düşününce direk o geliyor aklıma, öyle güzel bir karakter di :) Serinin devamı da umarım kısa sürede basılır. Yorumum için TIK.


Her Şeyin Bedeli, çok ağır bir şekilde okumuştum ama sıkılmadan ilerleyenler için muhteşem bir ikinci yarısı var. Olaylar zincirleme gelişiyor ve herkes kafasına göre takılsa dünya nasıl bir yer olur sorusuna muhteşem bir cevap veriyor. Fazlasıyla etkilenmiştim. 


Meleklerin Ateşi, Will Jaeger serisinin ikinci kitabıydı. İlk kitaptan çok daha hızlı aktığını söyleyebilirim. Hayalet Uçak'ta karakterlerin bolluğu biraz yoruyordu ama ikinci kitabı okurken hepsine aşina olduğum için çok keyifli bir okuma oldu. Bear Grylls, programlarını seviyorsanız bu roman size muhteşem gelecektir. Yorum için TIK


Ateşböceği Yolu'nu dünyada okumamış 3-5 kişiden biriydim sanırım :D Özellikle fuarda her gelen Kristin Hannah kitaplarını övdüğü için dayanamadım okudum. Cidden anlatıldığı kadar varmış. Tully'ye kitap boyunca hem kızdım hem üzüldüm ve Kate ile olan dostlukları çok güzeldi. Devam kitabının ilk kitap gibi etkileyici olmadığı söylendiği için onu okumayı sürekli erteledim. Umuyorum ki 2018'de o kitabı ve diğer Kristin Hannah kitaplarını da okumuş olurum. Yorumu buradan okuyabilirsiniz.


Tehlikeli Kızlar'ı okuyalı aylar olmuş ama hala zaman zaman aklıma geliyor. Nasıl etkilendiysem artık. Sanırım bu etkiye daha çok yazarın gerçek bir olaydan etkilenerek yazdığını söylemesi neden oldu. Olayı araştırıp, olayla ilgili belgesel ve film bile izledim. Size de tavsiye edebileceğim bir roman. İnanılmaz bir sonu olduğunu da söylemek gerek. Yorumum için TIK.


Anna Karenina, klasikleri okumayı kim sevmez ki... Ben, lisedeyken klasiklerin çoğunu okumuştum ancak şimdi çevirisine güvendiğim yayınevlerinin baskılarından tekrar okuyorum. Anna Karenina, lisede okuduğumda bende bu kadar yer etmemişti. İkinci okumam çok verimliydi. İlk okumamda anlayamadığım yerler olduğunu fark ettim. Zamana yayarak okumanın da bu konuda etkisi oldu. Kitabın kalınlığı göz önüne alınırsa bir an önce bitsin diyerek okumak çok iyi olmayacaktı. Ben de bu yüzden 1.5 ay gibi bir süreye yayarak okudum. Her sayfayı anlayarak okuduğum için de en çok etkilendiğim kitaplardan biri oldu. 2018'de daha fazla klasik okumayı hedefliyorum. 


Hush, Hush serisi, popülerliğinden dolayı çok sonradan aldığım bir seriydi. Aldıktan sonra da neredeyse bir yıl beklettim. Okuduğumdaysa keşke bekletmeseydim dedim. Bazı kitaplar boşuna abartılmıyor. Seri fantastik bir seri. Dili basit olsa da inanılmaz akıcıydı. Sanırım lise çağında okusam çok daha fazla etkileyici olurdu. Seriyi 5 günde falan bitirdim yanlış hatırlamıyorsam. Serinin son kitabı Final yorumu için TIK.


Karaceketliler İsyanı serisi, çıkmasını yıllarca beklediğim seriydi. Aimee Carter'ın Tanrıça serisinin son kitabında bu serinin ilk kitabının ilk bölümü vardı. Aradan yıllar geçmiş ama çıkmasını merakla beklediğimi hatırlıyorum. Sonrasında uzun yıllar bu seriden ses çıkmamıştı. Nihayet yayınevi ilk kitabı Piyon'u yayınladığında aşırı sevinmiştim. Aimee Carter'ın yazım dili öyle şaşalı değildir. Abartmaz. Basit bir dille hikayeyi en iyi şekilde anlatır. Bu seride de aynı şekildeydi. 3 kitaplık bir seriydi ve Ephesus Yayınları kısa sürede seriyi tamamladı ve seri benim en sevdiklerim arasında da yer aldı haliyle. Serinin son kitabı Şah, 2017 şubat ayında çıktı. Bu yüzden seriyi bu yazıya eklemeyi uygun buldum. Şah'ın yorumu için TIK.


Kaleydoskop Kalpler, çok severek okuduğum kitaplardan biriydi. 1 günde bitirdim. Kalp şeklinde kaleydoskop yapma olayı aşırı hoşuma gitti. Bir de tabii Elle ve Oliver çifti kitabı sevmemi sağladı. Aşkı güzel bir şekilde anlattığını düşünüyorum. Yoruma buradan ulaşabilirsiniz.

2017'de hedefim 120 kitap okumaktı ancak 100 kitap okuyabildim. Sanırım son 4 yılın en kötü sonucuydu bu. 110'un altına düşmüyordum genelde. 2018'de umarım hedeflerimin çok üstüne ulaşırım. Siz geçen yıl kaç kitap okudunuz? En beğendiğiniz kitap hangisiydi? Cevaplarsanız sevinirim. İyi akşamlar :)