2016'da Severek Okuduğum 16 Kitap


Madem 2016 bitiyor, 10 kitap yerine 16 kitap seçeyim dedim. İnanın kitapları 16'ya indirmek bile çok zor oldu :) 2016'da 111 adet kitap okumuşum. Her türden var bu 111'in içinde. Sevmediğim kitap sayısıysa 25-30 civarıdır sanırım.


Mart ayında okuduğum Bir Günah Gibi, Gazap Üzümleri ve Kızıl Kraliçe bu listede yer almayı başardı. İlk olarak Burcu Büyükyıldız'ın kitaplarını severek okuyorum ve ilk kitabından bu yana yazma alanında gösterdiği gelişmeleri görmek de sevindiriyor beni. Malum çoğu okur gibi benim de en büyük derdim hemen herkesin kitap çıkarması ve birçok kitabın rezalet düzeyde olması. Rezalet derken konularını kastetmiyorum, yanlış anlaşılma olmasın :) Yazım kuralları, imla, anlatım vb. konularda çok kötü kitaplar okudum son birkaç yıldır ve artık elime Türk bir yazarın kitabını alacaksam korkuyorum. Bu yüzden işini özenle yapan yazar ve düzeltinin hakkını veren yayınevlerini çok ayrı seviyorum. Bir Günah Gibi'yi başkarakter Sarp'ın etkisiyle diğerlerinden daha fazla seviyor olabilirim tabii :) Kızıl Kraliçe'yi fuardan almış ve fuar sonunda da hemen okumuştum. Tek kelimeyle muhteşemdi. Zaten distopya'yı daima diğer türlerden ayırırım, laf aramızda çok seviyorum.

Gazap Üzümleri için sayfalarca yazı yazılabilir. Kendi dönemini böyle güzel anlatabilen kaç kitap vardır ki... Zamanında yasaklanmış kitaplar arasında da yer almış, sanırım buradan da gerçekleri anlattığını anlayabilirsiniz. Çok, çok etkileyiciydi. O çaresizlik, çırpınış, yani elinize alıp hemen bitiririm diye düşünmeyin. Uzun uzun düşünme ve araştırma molaları verdiriyor kitap size. John Steinbeck'in diğer kitapları da yavaş yavaş kitaplığımda yerini almaya başladı. Diğer kitapları da mutlaka okumak istiyorum.


Kül, Sahte Romeo, Kafes ve İyi Kız'ı nisan ayında okumuşum. Kül ve İyi Kız'ı fuardan almıştım. İyi ki de almışım. İkisi de bir çırpıda okunacak kitaplardı. Kül'ün devamını o gün bu gündür bekliyorum. Umarım bir gün devam kitabı gelir. Kafes'i okumamın üzerinden aylar geçmesine rağmen etkisini hala hissediyorum. Belki bir gün(yazarı şayet yazarsa) devamı da gelir. Güzel de olur yani. Sahte Romeo, tek kelimeyle muhteşemdi. Serinin ikinci kitabı da bir solukta okunacak cinstendi. Bu seriyi de bir yere not edin bence.

Mayıs'ta okuduğum Fahrenheit 451'ı diğerlerinden ayrı tutmalıyım. Çok farklı bir hayal dünyasıydı o. Yazarını, tek bir kitapla favori yazarlarım arasına ekletebilecek kadar güçlüydü. Okumayanlara mutlaka okumalarını öneriyorum. Haziran ayında okuduğum Refaim serisinin 3. kitabı Işıltı, Sarai, Kara Kış Beyaz Düş ve Minnettar'da favori kitaplarım arasında yerini çoktan aldı. Sarai mi Izabel'mi diye çok düşündüm ama serinin ilk kitabı olması nedeniyle önceliği Sarai aldı :) Fatma Erdek'in okuduğum tüm kitaplarını severek okudum ama Kara Kış Beyaz Düş, çok başkaydı. Duygusal olarak insanı tüketen bir romandı. Mutlaka okunmalı. 


Ağustos ayında okuduğum 2 kitap yani Zamansız ve Beni Affet Leonard Peacock'ta listeye girdi. Çünkü ikisi de çok güzeldi. Hele Beni Affet Leonard Peacock, cidden okunması gerekenler listelerinde yer almalı. Burcu Demet'in okuduğum üçüncü romanıydı Zamansız ve sanırım üçünün içinde de en iyisiydi ki diğer ikisini de çok beğenmiştim okuduğumda. Türk yazarlara bir şans vermek istiyorsanız Burcu Demet'i de listelerinize eklemenizi öneririm. Yıllarca çıkmasını beklediğim Karaceketliler İsyanı serisinin ilk kitabı Piyon'a da bu listede yer vermemek olmazdı. Ben çok severek okudum ve ikincisinin de ilkinden aşağı kalır yanı yok. Umarım üçüncü de çok güzel olur ve seriyi hep güzel hatırlarım :) Son olarak bu ay okuduğum Geçmişin Kırıkları beni fazlasıyla etkiledi. O türdeki kitapları seviyorum. Denk gelirseniz okuyun derim ama öyle bol aksiyon beklemeyin, çok sakin ilerleyen bir roman.

Aslında yazıyı birkaç gün önce yazmıştım ancak düzenleyip yayınlamaya fırsat bulamadım. Yazının ilk halinde bu paragrafta 2017 ile ilgili güzel dilekler vardı. Ancak 2017'nin ilk saatlerinde yaşanan terör saldırısından sonra bunları yazmanın anlamsız olduğunu fark ettim. Umut hep olacak sanırım ama günden güne azaldığı da bir gerçek. Terörle alakalı her şeyin bitmesini istiyorum. Umarım Reina'daki terör saldırısı son olur :(

Son olarak yazıda yer alan kitapların yorumları:

0 yorum:

Yorum Gönder