Scott Lynch - Kızıl Gökler Altında Kızıl Denizler / Kitap Yorumu (Centilmen Piçler #2)


Herkese merhaba

Merakla beklediğim bir kitabı daha bitirmiş bulunmaktayım. İlkinden daha fazla keyif aldım okurken. İlk kitap bitince ee ikinci kitapta ne olacak bu kitapta her şey oldu demiştim ama ooo daha neler varmış neler. Kimbilir daha da neler olacak? Devam kitapları da umarım en kısa sürede çıkar.

Serinin ilk kitabı Locke Lamora'nın Yalanları yorumumu okumadıysanız TIK

Yazarın düşünce tarzını seviyorum. Betimlemeler ile zenginleştiriyor ama bunu sıkmadan yapmayı da başarıyor. Okudukça hayran kalmamak mümkün değil. Locke Lamora bir hırsız hem de fazlasıyla yetenekli bir hırsız. İlk kitabı okuyanlar eminim hatırlayacak ekip olarak olmaz denen şeyleri oldurmayı başarıyorlardı ve kitabın sonu aslında hem hüzünlü hem de şimdi ne olacak düşüncesiyle bitmişti. İkinci kitap öyle hızlı başlıyor ki ilk anda şok olmak kaçınılmaz. Bölümlerde bazen geçmiş bazen yaşanılan zaman dilimi yer alıyor. Hiçbiri birbirine karışmıyor merak etmeyin :)

Büyük kayıplar veren iki yakın dost Locke Lamora ve Jean Tannen bu kez Camorr'da değiller. Arka kapakta yazdığı gibi Camorr'un belası Camorr'suz kalıyor. Bu kitap Tal Verrar'daki maceraları anlatıyor. Locke ve Jean yeni kimlikleri ile yine büyük bir hırsızlık planlıyorlar. Şehrin en bulaşılmayacak adamlarından birinin yani Günahane isimli kumarhanenin sahibini soyma planları hazırlanıyor. Hazırlıklar yapılıyor ve plan devreye koyuluyor. Aynı zamanda ilk kitaptan fazlasıyla hatırlanan bağlıbüyücüler ikilinin peşindeler. İntikam istiyorlar. Bunca olayın içinde kalan Locke ve Jean bakalım neler yapacak?

Buradan sonrası hakkında bir şey söylemem kitabın tadını kaçırabilir. O yüzden kapaktan devam etmek istiyorum. İlk kitabın kapağına da bayılmıştım ve uyumunu sevmiştim. Bunda da aynı şey var. Yazım diline gelecek olursam az da olsa yukarıda bahsettiğim gibi fazlasıyla güzel ve akıcı. Muhteşem bir kurgu, sıkmayan betimlemeler ve azalmayan heyecan... İnsan bir kitaptan daha ne ister ki... Umarım serinin 3. kitabını da en kısa sürede okuyabiliriz. Önümüzdeki haftaya kadar ilknokta ve okuoku siparişlerimin yazıları da gelecek. Şimdilik hoşça kalın :)

Paula Weston - Sis / Kitap Yorumu (Refaim #2)


Merhaba serinin ilk kitabını Bursa Kitap Fuarı zamanı okumuştum ve bayılmıştım. 2. kitabı da dört gözle bekliyordum. Nihayet okuma fırsatı buldum. İlk kitaptan daha fazla beğendim diyebilirim. 

İlk kitap Gölgeler'i okuduktan sonra yorum yazma fırsatı bulamamıştım. Gerçi düşününce ne yazsan spoiler olabilecek bir kitaptı. Bu da yine öyle. O yüzden iki kitabı kapsayacak bir yorum yazmaya çalışacağım.

Cehennemden kaçan 200 düşmüş melek yasakları delerek dünyaya gelirler ve insanlardan çocukları olur. Bu çocuklar Refaim denen cemiyete mensup ve cehennemden kaçan 200 meleği yani kendi babalarını arıyorlar. Onları bulup Melekler Konseyine teslim edecekler. Bu yarı melek çocukların başlarında onları gerçek annelerinden tek tek toplayan Nathaniel var. Gaby, Rafa, Jude, Mya, Daniel, Ez, Taya ve daha adını hatırlayamadığım onlarca melek. Tabii ki insanlarda var :) Aksiyonun bol olduğu bir kitap. İnsanlar, iblisler, zebaniler... 

İlk kitap Gaby'nin ikizi Jude ile geçirdiği kazanın bir yıl sonrasını ele alıyordu. Gaby hafızasını kaybetmiştir. Kendine yeni bir hayat kurmuştur. Eski hayatından habersiz bir insan gibi yaşarken karşısına Rafa çıkar ve aslında kim olduğunu öğrenir. Öğrenemediği tek şey 1 yıl önce ne olduğudur.

İlk kitap kısaca böyleydi. Fazla detaya girersem okumayı düşünenler için tadı kaçabilir. O yüzden kısa geçtim :) İkinci kitaba gelecek olursak artık Gaby kim olduğunu öğrenmiş, parçaları birleştirmeye ve acabaları netleştirmeye çalışıyor. Jason, Maggie, Rafa yine yanında ama bu kitapta yeni karakterler katılıyor. Yine sürekli aksiyon var ve yavaş yavaş sırlar çözülüyor. 

Kitabı okurken elimden bırakamadım. Kendiliğinden aktı gitti sanki. İlk kitaptan sonra yavaşlar bu kitap diye düşünmüştüm ama yanılmışım, şu an 3. kitap için daha fazla meraktayım. Çünkü Sis çok merakta bırakacak bir yerde bitti. 

Fantastik sevmeyenler bile bu seriye şans vermeli bence. Ben de ağır fantastik romanları sevmiyorum pek, okuyamıyorum. Ama bu seri kendini okutuyor. Kurgusu çok başarılı. Gizemin daima oluşu merakı üst düzeyde tutmaya yetiyor. Ayraç başarısından bahsetmeden geçmeyeyim. Yine çok beğendim. Gölgeler'in ayracına benziyor ama ufak farklılıklar var. Sanırım daha fazla yazmasam iyi olacak. Yoksa ne var ne yok yazacağım. Şimdilik hoşça kalın :)

Rachel Gibson - Her Güne Bir Öpücük / Cast


Turun son gününde cast ile buradayım. Cast benim en sevdiğim. Umarım siz de beğenirsiniz.

Stella Leon


28 yaşındaki ana karakter Stella, siyah saçları ve mavi gözleri ile dikkat çekiyor. Barmaid olarak çalışan Stella işinde çok başarılı.

Beau Junger


Sert bir adam Beau. Bir ikizi var Blake. Herkes onları karıştırıyor. Orduda deniz piyadesiyken ve sonrasında birçok tecrübe edinmiş. Gözleri çok etkileyici, yakışıklı biri.

Blake Junger


Ordudan emekli olmuş Blake sakin bir hayat yaşamayı tercih etmiş. Sıkıntılı bir dönemden geçiyor.

Sadie Hollowell


Babasının ölümünden sonra bir kız kardeşi olduğunu öğrenen Sadie'nin ilk işi kardeşini bulmak ve onunla iletişime geçmek oluyor. Vince ile nişanlı ve güzelliğiyle dikkat çekiyor.

Vince Haven


Yakışıklı bir adam olan Vince orduda görev almış ancak erken ayrılmak zorunda kalmış. Blake ile ordudan tanışıyorlar ve bu sayede Beau ile iletişime geçebiliyorlar. Nişanlısı Sadie'yi çok seviyor.

Rachel Gibson - Her Güne Bir Öpücük / Kitap Yorumu (Lovett, Texas #4)


Herkese merhaba

RKBT(Renkli Kalemler Blog Tur) bu defa sevilen yazarlardan biri olan Rachel Gibson'ın son kitabının turunu yapıyor. Tipik bir Rachel romanydı ancak sonu birden bitince biraz şok olmuş olabilirim. İnsan bir uzatır onu ne olduğunu anlamadan bitti :)

Bu kez hikayesi konu alınan ikilimiz Stella ve Beau. Stella barmaidlik yapan 28 yaşında bir kız. Evlilik dışı doğmuş bir çocuk. Anne ve anneannesi ile büyümüş. Kendi ayakları üzerinde durabiliyor ve işinde oldukça başarılı. Babası ile baba - kız ilişkisini yaşayamamış ancak kendince bunu geride bırakmayı başarmış. Babası öldükten sonra kız kardeşi Sadie, Stella'nın varlığını öğrenir ve onunla görüşmek ister. İşte tam bu noktada Stella'nın yolu 38 yaşındaki Beau ile kesişir.

Ben bu ikiliyi sevdim. Kitap akıcı olduğu için bir solukta okuyup bitirdim. Yan karakterlerin gücü yine yazarın tipik tarzına uygundu. Beau'nun ikizi Blake şu an en merak ettiğim karakter. Umarım en kısa zamanda onun kitabını da okuruz.

Kitap genel olarak gayet güzeldi. Benim için tek olumsuz nokta her şeyin hızlı ilerlemesiydi. Bu hız birçok şeyi belirsiz bırakmış. Kapak on numaraydı. Ayracı olsa çok daha iyi olurdu. Adına değinmeden geçmek istemiyorum. Orijinal isim direk çevrilse sanki isim daha güzel olurmuş. Kitabı elime aldığımda cidden her gün bir öpücük gibi bir şeyle karşılaşacağımı sanmıştım ama alakası yokmuş. Orijinal adı kitaba çok uygun.

Serinin daha önce hiçbir kitabını okumadığımı söylemek istiyorum. Birbiriyle bağlantılı kitaplar olmadığı için sorun olmuyor. Dilediğiniz herhangi birinden başlayabilirsiniz. Zaten bizde bu seriye ait 3 kitap basılmış. Fırsat bulursam diğer ikisini de okumak istiyorum. Yine yorumlarına burada yer veririm. Benim tur yorumum bu kadar. Yarın cast için uğramayı unutmayın.

Nehir Erdem - Huysuz ve Ruhsuz / Kitap Yorumu


Huysuz ve Ruhsuz, Nehir Erdem'in okuduğum 3. kitabıydı. Biraz çılgın biraz hüzünlü bir romandı. Deli Divane'den sonra bu romanda da eğleneceğimi az çok biliyordum. Çünkü Deli Divane'de Doğa ve Yağız'ın hikayesinden az da olsa bahsedilmişti. 

Korkutlar'ın şirketine mimar olarak başvuran Doğa, Yağız'ın odasına daldığında işlerin hangi noktaya geleceğinden habersizdi. Yılların çapkını Yağız, Doğa'yı tanıdıkça başka şeylerin hayalini kurmaya başlamıştı. Mutluluğu yakalamaya çalışan bu ikili için umduklarını bulmak pek kolay olmayacak. Çılgın Doğa ve Çapkın Yağız'ın hikayesini zaman zaman gülerek zaman zaman hüzünlenerek ama çok fazla sinirlenerek okuyacaksınız. Ben aynen o şekilde okudum. Doğa ve Yağız'a bazen güldüm bazen sinirlendim. Ama sanırım en çok Begüm'e kızdım. Arda'nın olduğu sahneler ise favorimdi. 

Akıcı ve oldukça eğlenceli bir kitaptı. Kapak tasarımı da oldukça güzeldi. Ayraç için bu kez çok güzeldi diyemiyorum. Şekilli hoş ayraçlara alıştırdı bizi Müptela Yayınları. Bu yüzden artık hep öyle ayraçlar arıyor gözümüz. 

Son olarak argonun yoğun kullanıldığı bir romandı. Nehir Erdem bu tarz yazıyor biliyorum ama yine de rahatsız ediyor beni okurken. Argosuz hali daha hoşuma giderdi diye düşünüyorum. Benim Huysuz ve Ruhsuz yorumum bu kadar. Başka yazılarda görüşmek üzere...

NOT: Nehir Erdem'in yazarlığın yanı sıra İnadına Aşk dizisinin senaristlerinden biri olduğunu biliyor muydunuz? Eğlenceli bir yaz dizisi olan İnadına Aşk dizisini izleyenler dizide Nehir Erdem'in kitaplarından aşina olduğumuz odun erkek ve çok konuşan kızı görebilirler.

Yazarın önceki kitaplarının yorumlarını okumak için:

Çiçek Kızlar
Deli Divane

Rossmann Bursa Açılışı ve Rossmann Alışverişim


Herkese merhaba

Geçen cuma Bursa Cumhuriyet Caddesi'nde Rossmann açıldı. Daha önce de vardı ama merkeze uzak kalan bir ilçesinde olduğundan hiç gitmek kısmet olmamıştı. Merkezde açılacağı haberini alır almaz gitme planlarını yapmıştım zaten. 

Açılışa gidemedim ancak cuma akşamüstü uğrayabildim. Nasıl bir kalabalık vardı anlatamam. Tanıtımlar falan çok güzeldi. Mağazanın açıldığı cadde Bursa'nın yürüyüş caddelerinden biri. Bu caddede bir bando bir o yana bir bu yana yürüdü. Mağaza tam ortada kaldığından ve açılışa özel %50'ye varan indirimlerin dikkat çekiciliğine kimse karşı koyamadığı için kalabalıktan ürünleri zar zor inceleyebildim. 


Benim için birçok marka yeniydi. Alışverişimi de bu markalar üzerinden yapmak istedim. İhtiyaç dışı alışveriş yapmadım. Ürünleri incelemek için kalabalıktan dolayı biraz zaman harcadım. Mağaza çalışanları oldukça ilgili ve bilgiliydi. Markalar hakkında bilgilendirdiler ve ürünlerle ilgili sorduğum soruları doyurucu şekilde cevapladılar. Neler aldığıma gelecek olursak:


İlk olarak kullandığım deodorant markası hayvan deneyleri yaptığı için değiştirmeyi düşünüyordum. Rossmann'ın kendi markalarında hayvan deneyleri yapılmadığını öğrenince bu deodorantları aldım. Tane 2.99 TL idi yanlış hatırlamıyorsam.


Keçeli kalemler Dokuz Yayınları'ndan yeni çıkan Eşli Boyama kitapları için destek olsun diye alındı. Fazla boya göz çıkarmaz dedim :) Rival de Loop göz farı oldukça merak ettiğim bir üründü, deneme amaçlı aldım. Yine aynı markanın göz altı kapatıcısını aldım, çünkü yine hayvan deneyi yapan bir markanın kapatıcısını kullandığım için değiştirmek istiyordum. Umarım bunu beğenirim. Emily göz kalemleri de denemek için alındı. Alterra yeni öğrendiğim bir marka. Satış temsilcisi markayı anlattı. Hiçbir şeye ihtiyacım yok ama deneme amaçlı dudak kalemi aldım. 

Aslında 2 adet çikolata vardı alışverişte ama onları fotoğraflamayı unutmuşum. Instagram hesabımı takip edenler görmüştür muhtemelen. Orda açılış, indirim ve alışverişimi paylaşmıştım. Beni instagramdan @masuminciler hesabından takip edebilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

Hepsiburada.com Kitap Alışverişim


Herkese merhaba

Daha önce Hepsi Burada'dan kitap alışverişi yapmıştım. Bu ikincisiydi ve genel olarak memnun kaldım. Toplam 5 kitap sipariş ettim. 6 gün içinde 3 paket halinde geldi.


Boyama konusunda iyi miyim hiç bilmiyorum ama boyama furyasına ben de Esrarengiz Bahçe ile katıldım. hepsiburada.com tatile çıkmamdan önceki perşembe en çok satan elli kitabı yarı fiyatına satmıştı. Esrarengiz Bahçe yarı fiyatına değildi ama denemek için aldım. Önümüzdeki günlerde boyama çalışmalarıma başlayacağım.


Hayata Tutunanlar, daha önce hediye olarak bir arkadaşıma aldığım bir kitaptı. Aklımda kendime almak da vardı. Sipariş verirken 5 TL kampanyasında olduğunu görünce hemen aldım. Çok uygun fiyata geldi :)

Pembe ve Yusuf, annemin Canan Tan hayranlığı sonucu alındı. Kendisi Issız Erkekler Korosu'nu okuduğundan beri bu kardeşlerin hikayesini çok merak ediyordu.

Kişisel Gerilim, çıktığı zaman ilgimi çekmişti. Okunacak çok kitap olduğu için ertelemiştim ama indirimini görünce dayanamayıp aldım.

Peter Pan Ölmeli, kardeşim için alındı. Serinin ilk iki kitabını okuyup beğenmişti. Zaman bulduğunda okusun diye serinin devam kitaplarını da aldım.

54 TL tutan bu alışverişim için kargo ücreti de ödemedim. Hala kitap alışverişlerimde dikkatli olmaya çalışıyorum çünkü okunacak onlarca kitap kütüphanemde bekliyor. Kendimi avutmak için arada böyle bir ya da iki tane alıyorum. İdare ediyor beni bir süre :)

Bu ara fazla okuyamıyorum ama en kısa sürede kozmetik - kitap yazılarını belli bir düzene oturtacağım. Hoşça kalın.

Asude - Beni Sev Diye / Kitap Yorumu, Cast ve Çekiliş


Herkese merhaba

Deniz Kızları ile Okuma Etkinlikleri olarak Asude'nin yepyeni kitabı Beni Sev Diye'nin etkinliğini yapıyoruz. Öncelikle benim okuduğum 3. Asude kitabıydı. Daha önce Ajan serisini okumuş ve çok beğenmiştim. Bu tarz olarak bambaşkaydı. Türkçede tarihi aşk romanı dediğimiz türde yazılmış Beni Sev Diye ekipçe bize kendini sevdirmeyi başardı.

Bradley ve Kristy ana karakterlerimiz. Bradley, geçmişle ilgili bazı şeyler nedeniyle İskoçlardan nefret ediyor ve abisinin evlenmesini istediği kız bir İskoç. Evliliklerinin ertesi günü abisinin ölüm haberi gelince Kristy'yi köyüne geri gönderiyor. Kağıt üstünde devam eden evliliğini çoktan unutan Bradley, sert kişiliği ile ün salmış bir lord. Aradan 7 yıl geçtikten sonra tesadüfen Kristy, Bradley'nin malikanesine çalışmaya geliyor ve olaylar bundan sonra karmaşıklaşıyor.

Konunun özü bu. Fazla detaya girip tadını kaçırmak istemiyorum. Ana karakterler kadar ilgi çeken karakterler de vardı. Mesela meşhur abi Dave, dul lady Lilybeth, Gül ve Avcı'da hikayesi anlatılan tatlı Evelyn dediğim şeker karakter ve daha birçok karakter ama benim için önemli olanlar bunlardı. 

Kitabın bölüm başları çok iyi düşünülmüştü. Her bölüme güzel sözler okuyarak başlamak okuma keyfini arttırdı. İlk 100 sayfada ağır ilerleyen roman birden tempoyu arttırdı. Affedilme süreci falan çabuk atladı gibi geldi bana. Lethe Nehri'ne değinmeden geçmek istemiyorum. O detaya bayıldım. Okurken biraz araştırmaya itiyor. Böyle kitapları ayrı seviyorum. Genel olarak okurken çok keyif aldığım bir roman oldu Beni Sev Diye. Adı bile böyle güzel olan bir kitap nasıl kötü olabilir ki zaten :)

Küçük puntoyla yazıldığı için biraz okumayı zorlaştırdığını söylemek istiyorum. Sanırım uzunluktan dolayı böyle bir yola başvuruldu ama keşke daha uzun olsaymış, rahat okunurdu. Yorumum bu kadar. Şimdi cast aracılığıyla okurken aklımızda şekillenen karakterlere geçiyorum.

25 yaşındaki Kristy güzelliğiyle herkesi büyülüyor. Masum, iyilik meleği de diyebiliriz :)


Bradley, 32 yaşında. Sert bir duruşu var. Odun diye tabir ettiğimiz türden. Kimseye değer vermiyor.


Matt, 35 yaşında. Yıllardır sakladığı sırrı bilen birkaç kişi var ancak bir amaç uğruna Lilybeth ile tanışmak onun umduğundan başka bir şekilde sonuçlanıyor.


İflas eden kocası kocası intihar ettikten sonra borçları ödeyip parasız kalan Lilybeth, 29 yaşında. Malikaneyi elden çıkarmamak için uğraşıyor. Çevrede sert biri olarak biliniyor.


Bradley'nin sevgilisi. Ünlü bir oyuncu. Bakalım evlilik onların ilişkisini nasıl etkileyecek?


Çekilişe katılmak için aşağıdaki raff eklentisini kullanabilir ve okuma etkinliği facebook sayfasını ziyaret edebilirsiniz. 2 yerden katılmak lehinize olur. Çünkü toplam 2 kitap hediye ediyoruz :)


a Rafflecopter giveaway

Zenix Yüz Temizleme Toniği


2 haftadır düzenli olarak kullandığım Zenix yüz temizleme toniği yazısını geciktirmeden yazmak istedim. İlk olarak yazdıklarımın kuru cildim üzerindeki deneyimlerim olduğunu söylemek istiyorum. Ancak firmadan aldığım bilgiye göre tonik tüm cilt tiplerine uygun. Tüm cilt tipleri bu toniği gönül rahatlığı ile kullanabilir.


Malum yaz ayındayız, nemin tavan yapması ile yüzdeki yağlanmalar da artıyor. Ben tatilde kullanmaya başladım bu toniği. Pamuğa fıs fıs sıkıp uygulamak çok hoşuma gitti. Gereksiz ürün israfı da olmuyor. Pamuğu yeteri kadar ıslatıp temizlenmiş yüzümü siliyorum. 

Sprey formunda bir ürün. Kapağı açıp direk pamuğa sıkabiliyorsunuz. Ambalaj veya üründe 2 haftalık düzenli kullanımda herhangi bir sorun yaşamadım. Hassas bir cildim olduğu için hassas ciltlere de gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim.


Hafif bir kokusu var, hoş bir koku. Vadettiği gibi ciltteki parlamayı önleyip tazelik veriyor. İçerdiği salisilik asit sayesinde cildi canlandırıyor. 100 ml. lik ambalajda satılan Zenix toniğin fiyatı 15.90 TL. Detaylı olarak incelemek ya da sipariş vermek isterseniz %100 Türk firması olan Karataş Kozmetik web sitesinden toniğe ve diğer ürünlere ulaşabilirsiniz.

NOT: Firmayla görüştüğümde hemen her ürünlerinin tüm cilt tiplerine uygun olduğunu öğrendim. Belirli cilt tipleri için olan ürünlerin açıklamalarında mutlaka o cilt tipi için olduğu belirtiliyormuş. Şu ana kadar markanın 3 ürününü kullandım ve üçünde de olumsuz bir etkiye rastlamadım. Önümüzdeki günlerde diğer ürünlerin yazısı da gelecek.

Temmuz Ayında Okunan Kitaplar

Herkese selam

Tatil bitti. Eve döndüm ve hemen geç kalan bu yazıyı yazmak istedim. Şimdiye kadar bir ay içinde asla bu kadar az kitap okumamıştım. Bu yüzden kendime oldukça kızgınım. Her ne kadar elimde olmayan nedenlerden dolayı okumaya pek vakit ayıramamış olsam da 5'in altına düşmek sinirimi bozuyor. Neyse tatilde bu durumu telafi etmeye başladım.


İlk olarak az kitap okuma sebebim benim için tam bir hayal kırıklığı olan Beni Aşka İnandır idi. Yani öyle yüksek bir beklentim yoktu. Okuması zor kitapları bile en geç bir haftada bitiren ben bu kitapta 2 hafta oyalandım. İçimden okumak gelmedi ve inatla bitirmeden başka kitaba başlamadım, çünkü bıraksaydım bir daha başlamazdım. 2 haftamı alan ve yazım yanlışı, cümle eksikliği, anlatım bozukluğu, zaman kaymaları ve daha sayamayacağım birçok hatasıyla okumayı çile haline getiren bu kitabı sonunda bitirdim.


Yanılmak Güzeldir, kendi halinde güzel bir kitap. En azından Goodreads puanı öyle diyor. Nedense beni sarmadı. Birkaç gün içinde bitirdim ama yaşıma uymadı sanırım. Arka arkaya beğenmediğim iki kitap okumak da beni fazlasıyla yordu.


Tatil yolculuğum sırasında başladığım Tatlı Yalan okuma aşkımı tekrar depreştirdi. Bu ara tam gaz okuyorum ama temmuz ayındaki iğrenç performansım bana uzun bir süre yeter. Bu ay yine 10'lu sayılara dönebilmek ümidiyle... Hoşça kalın.

Tatlı Yalan - Jamie McGuire / Maddox Soyağacı


Turun 4. gününden selamlar :) Bu tur farklı bir başlık yapalım, kafa karışıklıklarını azaltalım dedik ve ortaya soyağacı fikri çıktı. İşte Maddox sülalesi karşınızda :)


Seri sıralamasını karıştıranlar olduğunu fark ettim. O yüzden kısa bir ekleme yapacağım.

Beautiful Serisi:

1. Tatlı Bela
1.5 Mrs. Maddox (henüz Türkiye'de basılmadı)
2. Ayaklı Bela
2.5 Belalı Düğün
3. Something Beautiful (henüz Türkiye'de basılmadı)

Maddox Kardeşler Serisi:

1. Tatlı Sır
2. Tatlı Yalan
3. Tatlı Ateş / Beautiful Sacrifice (henüz Türkiye'de basılmadı)
4. Beautiful Burn (henüz Türkiye'de basılmadı)

Güncelleme: 16.11.16 :)